Bazen ilişkilerde öyle anlar olur ki, partnerimizin tavırları bizi derinden yaralar. “Eşim benden yatakta tiksiniyor” cümlesi de bunlardan biri. Aslında bu his çoğu zaman gerçeğin kendisi değil, ilişkideki duygusal uzaklaşmanın bizde bıraktığı bir algı olur. Yine de böyle hissetmek çok ağırdır ve insanın özgüvenini bir anda yerle bir edebilir.
Öncelikle şunu bil: Bu durum senin “yetersizliğin” değil. Birçok çift zamanla alışkanlık, stres, bedensel değişimler, iletişim kopukluğu, performans kaygısı, güven sorunları gibi nedenlerle yatakta uzaklaşır. Eşin bir anda soğuklaştıysa, bu muhtemelen sende değil, onun iç dünyasında çözemediği bir şeyle ilgilidir.
Yapabileceğin ilk şey, suçlama dilinden uzak bir şekilde konuşmak. “Neden böyle yapıyorsun?” yerine, “Son zamanlarda seni isteksiz hissediyorum ve bu beni üzüyor. Birlikte aşabilir miyiz?” demek çok daha yumuşak bir kapı aralar. İnsan, kendini köşeye sıkıştırılmış hissettiğinde savunmaya geçer; ama yumuşak bir dil çoğu zaman gerçeği anlatma cesareti verir.
Bir diğer önemli nokta, bedensel güvensizliklerin ilişkiyi nasıl etkilediğini fark etmek. Belki kendinle ilgili bir kaygın var, belki eşinin hayatında stres, yorgunluk, kaygı veya hormon dengesizliği gibi değişimler yaşanıyor. Bunlar cinselliği anında etkiler.
Ayrıca yakınlık sadece yatakta başlamaz. Gün içinde dokunuş, iltifat, birlikte vakit geçirmek, küçük şakalar bile o bağı yeniden kurar. Cinsellik çoğu zaman duygusal bağın bir yansımasıdır.
Unutma: Cinsellik, iki tarafın da konuşarak, anlayarak, duygusal olarak bağ kurarak ilerlediği bir yolculuktur. Şu anda hissettiğin bu kırgınlık, doğru iletişim ve biraz sabırla tamamen çözülebilir. Kendine yüklenme. Birçok çift bu dönemden geçiyor ve çoğu, doğru adımlarla yeniden yakınlaşmayı başarıyor.
